1. Ana Sayfa
  2. Benzer Kitaplar

Daisy Jones ve The Six Hayranlarına 23 Kitap Önerisi

Daisy Jones ve The Six Hayranlarına 23 Kitap Önerisi
Daisy Jones ve The Six
0

Daisy Jones ve The Six herkes tanırdı.

60’lı yılların sonunda henüz genç bir kızken en popüler kulüplerin aranan ismi, en ünlü rock yıldızlarının sevgilisi, partilerin neşesi hâline gelen Daisy Jones’un dünyaya haykırmak istediği şeyler vardı.

Daisy Jones ve The Six

Yazar: Taylor Jenkins Reid
Çevirmen: Elif Nihan Akbaş
Yayınevi: Yabancı
Sayfa Sayısı: 376

2020 Glass Bell Ödülü Kazananı
Sunday Times ve New York Times Çoksatanı
Daily Mirror’a göre 2019’un En İyi Kurgusu
Daily Express’e göre 2019’un En İyi Kitabı
Goodreads Okurlarına Göre 2019’Un En İyi Tarihi Romanı

Kimileri rüyalarının peşine düşer, kimileri de kâbuslarının.

Daisy Jones ve The Six’i herkes tanırdı.

60’lı yılların sonunda henüz genç bir kızken en popüler kulüplerin aranan ismi, en ünlü rock yıldızlarının sevgilisi, partilerin neşesi hâline gelen Daisy Jones’un dünyaya haykırmak istediği şeyler vardı. Listelerin zirvesine oynayan The Six ise, üstündeki sorumlulukların ve aniden gelen başarının yüküne dayanamayan solistleri Billy Dunne’ın turnede çıldırmasıyla taze kan arayışındaydı. Bu ikilinin birleşmesiyle bir efsanenin doğması kaçınılmazdı.

Daisy çıplak ayaklarıyla sahneye çıktığı an yer yerinden oynadı. Müzikleri çağa damga vurdu. Albümleri her yerde çalıyordu. Turnede nereye gitseler biletleri yok satıyordu. Ta ki o son konsere kadar.

Ayrılıklarının ardındaki sır neydi?

“Daisy Jones ve The Six’i bir oturuşta okudum. 70’lerin müzik dünyasına doğru unutulmaz bir yolculuktu.”
Reese Witherspoon

“Taylor Jenkins Reid, unutulmaz karakterleri ve duygusal hikâyeleriyle muhteşem bir yazar.”
Emily Griffin

“Daisy Jones ve The Six bir marş, bir balad ve bir mucize.”
Elin Hilderbrand

daisy jones ve the six
daisy jones ve the six

Auschwitz Dövmecisi

Yazar: Heather Morris
Çevirmen: Sevinç Seyla Tezcan
Yayınevi: Pegasus
Sayfa Sayısı: 320

Lale Sokolov’un gerçek yaşam öyküsünden yola çıkılarak kaleme alınmıştır.

Ben onun koluna bir dövme yaptım, o ise adını kalbime kazıdı.

Slovakyalı bir Yahudi olan Lale Sokolov, Nisan 1942’de Auschwitz-Birkenau toplama kamplarına götürüldü ve Naziler tarafından diğer esirlerin kollarına, numaralarının dövmelerini yapmakla görevlendirildi.

İki buçuk yıldan uzun bir süre esir tutulan Lale hem vahşete hem de inanılmaz sevgi ve cesaret eylemlerine tanık oldu. Kendisiyle aynı kaderi paylaşan insanların hayatlarını kurtarmak amacıyla canını tehlikeye atarak ayrıcalıklı konumunu, katledilen Yahudilerden kalan mücevher ve paralar karşılığında yiyecek satın almak için kullandı.

1942 Temmuz’unda bir gün, 32407 numaralı Lale, koluna 4562 numarasının dövmesinin yapılması için titreyerek sırada bekleyen genç bir kadınla karşılaştı. O genç kadının adı Gita’ydı ve Lale onu gördükten sonra ne olursa olsun hayatta kalıp onunla evlenmeye yemin etti.

Binlerce mahkûmun koluna Yahudi Soykırımı’nın en çarpıcı sembollerinden biri haline gelecek olan dövmeleri yapmakla görevlendirilmiş Lale Sokolov’un gerçek yaşam öyküsü, umudun, aşkın ve insanlığın en kötü, en karanlık şartlarda bile ayakta kalabildiğine dair güçlü bir kanıt.

“Aşk bir yolunu buluyor, ne kadar ihtimal dışı, ne kadar imkânsız görünse de buluyor ve bu yürek sızlatan kitap da bunun güzel bir ifadesi.”
The Bookbag

“Savaş dehşetinin ortasında aşka, sadakate ve dostluğa dair hem acı hem de moral veren bir roman.”
Jill Mansell

“Auschwitz Dövmecisi insan davranışlarına en uç örneklerle dolu: içten gelen fedakârca sevgi eylemlerine karşılık kasten yapılan kötülükler. Bu kitabın içine çekilmeyecek, okurken gerçeklerle yüzleşip duygulanmayacak tek bir kişi bile hayal edemiyorum.”
Graeme Simsion, Rosie Projesi’nin yazarı

auschwitz dövmecisi
auschwitz dövmecisi

Kızların Şehri

Yazar: Elizabeth Gilbert
Çevirmen: İstem Erdener
Yayınevi: Doğan Kitap
Sayfa Sayısı: 480

Hiçbir şey hayatını gerçek aşktan daha şiddetli bir şekilde sarsamaz…

O erkeklerden hiç bana âşık olan oldu mu diye merak ediyorsan, eh, bazıları oldu. Ama onları caydırmayı her zaman başardım.

Az önce iyi bir seks yaşamış bir erkeğin âşık olduğunu düşünmesi kolaydır. Ben de hayatımın bu noktasında sekste gerçekten iyiydim Angela. Yeterince pratik yaptığım bir gerçekti.

Hayatımın geri kalanını iyi bir kız olduğumu kanıtlamaya çalışarak geçirebilirdim ama bu gerçek kimliğime ihanet olurdu.

Böylece kendimi asıl isteklerimden mahrum bırakma fikrinden vazgeçtim ve kendimi mutlu etmenin yollarını aradım. Zaten bir kadın hayatının bir noktasında, sürekli utanç duymaktan yorulur. Bundan sonra, gerçek kimliği neyse o olmakta özgürdür.

Bir fenomen olan Ye Dua Et Sev kitabının yazarı Elizabeth Gilbert, sıradışı bir kadının sıradışı yaşamöyküsüyle 1940’ların New York’una götürüyor bizi. Daha on sekiz yaşındayken yüz karası notları yüzünden okulundan atılan Vivian Morris, bir tiyatro binasının sahibi olan halasının yanına, New York’a gönderilir. Yatılı kız okullarında geçen ergenlik yıllarının ardından kendini revü kızlarının, ateşli dansçıların, oyuncuların parıltılı dünyasında bulur. Ve o günlerde dünyanın kalbinin attığı şehir olan New York’ta aşkla ve şehvetle tanışmak için fazla beklemesi gerekmeyecektir.

kızların şehri
kızların şehri

Davetli Listesi

Yazar: Lucy Foley
Çevirmen: Filiz Çakır
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Sayfa Sayısı: 344

“Bu Listede Olmak Bazıları İçin Bir Ölüm Kalım Meselesi”

İrlanda kıyılarındaki bir adada, davetliler hayatlarını birleştiren iki kişiyi kutlamak için toplanıyor. Damat: Yakışıklı ve çekici, yükselen bir televizyon yıldızı. Gelin: Akıllı ve hırslı, bir kadın dergisi sahibi. Şaşaalı düğünlerden beklenen ne varsa karşılığını buluyor: Tasarımcı kıyafetleri, ulaşılması zor, görkemli bir düğün yeri, lüks parti hediyeleri, butik viskiler… Elbette cep telefonunuz çekmeyebilir, adaya ulaşmak için boyunuzu aşan dalgalarla mücadele etmek zorunda kalabilirsiniz, ancak her ayrıntısı ustalıkla planlanmış bu düğünde yer almak, birçokları için bir ölüm kalım meselesi…

Elbette, mükemmellik sadece planlarda olur ve insan dediğiniz de insandır işte. Şampanya patlayıp eğlence başladığında, kızgınlıklar ve küçük kıskançlıklar, anıların ve iyi dileklerin her bir zerresine sızmaya başlıyor. Sağdıçlar okul günlerinden kalma bir içki oyununa girişiyor. Nedime pek de tesadüf denemeyecek şekilde elbisesini mahvediyor. Gelinin en eski (erkek) dostu rahatsız edici derecede şefkatli bir konuşmayla kadeh kaldırıyor. Ve sonra mutlu çiftin bu önemli gününe ölümün gölgesi düşüyor. Ölen kim? Öldüren kim? Belki daha da önemlisi, sebep ne?

“Bu kitabı çok sevdim. Bir köşeye kıvrılıp okuduğum klasik bir Agatha Christie kitabından aldığım mutluluğun aynısını hissettim. Değişen bakış açıları sizi tahmin etmeye yönlendiriyor ve tahmin ederken de ters köşeye yatırıyor.”
Alex Michaelides, The Silent

“Agatha Christie klasiklerinin hissiyatını uyandırıyor… Karakterlerin geçmişleri hakkında ortaya öylesine atılmış gibi görünen ayrıntılara çok dikkat edin. Bunların hepsi ipucu.”
The New York Times

İlginizi Çekebilir: “Davetli Listesi” Kitap Hayranlarına Okuma Önerileri

davetli listesi benzer kitaplar
davetli listesi

Şanghay Kızları

Yazar: Lisa See
Çevirmen: Dilan Toplu
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Sayfa Sayısı: 400

Umutları ve hayalleri ortak olan iki kız kardeşin samimi hikayesiyle kalbinize dokunacak…

New York Times’ın en çok satan kitaplar listesinde yer alan ve uluslararası çok satan kitapların yazarı Lisa See’den…

YIL 1937, ASYA’NIN PARİS’İ, ŞANGHAY

Yirmi bir yaşındaki Pearl Chin ve kız kardeşi May günlerini refah içinde geçiren güzel, modern ve kaygısız kızlardır. Babaları onlara tüm servetini kaybettiğini açıklayana ve borcunu ödemek için kızlarını Los Angeles’tan Çin’e gelin bulmak için gelen taliplere satmak zorunda kaldığını açıklayana dek. Japonlar şehirlerini bombalarken, Pearl ve May Çin’in kırsal bölgelerinden Amerika kıyılarına uzanan ve hayatları boyunca unutamayacakları bir yolculuğa çıkarlar. Birbirlerinin en yakın arkadaşı olsalar da aralarında rekabet etmekten de geri durmazlar. Yolculuk süresince pek çok fedakârlıkta bulunurlar, yerine getirilmesi olanaksız seçimler yapmak zorunda kalırlar ve hayatlarını değiştiren, dayanılması zor bir sırra göğüs gererler. Ama yine de her şeye karşın şoke edici bir şekilde kim olduklarını -Şanghay’ın güzel kızları- asla unutmazlar.

şanghay kızları
şanghay kızları

Dans Zamanı

Yazar: Zadie Smith
Çevirmen: Özlem Gayretli Sevim
Yayınevi: Everest Yayınları
Sayfa Sayısı: 528

Yıl 1982, Londra’nın fakir bir semtinde yaşayan iki melez kız çocuğu dans dersinde tanışır. Tracey çok iyi bir dansçı, özgürlüğüne düşkün ve her türlü zorlu şartta hayatta kalma becerisine sahip bir asi. Arkadaşıysa dünyayı gözlemlemekte, çelişkilerini fark edip onu anlamakta yetenekli. Bu iki kız,dostlukları kesintilere uğrasa da onları yıllar boyu birbirlerine bağlayan ortak noktaları ve aralarında gizli  bir rekabete yol açan farklılıklarıyla, bazı seçimler yapacak ve bambaşka yerlere varacaklar. Kimin daha başarılı, daha mutlu ya da daha özgür olduğunuysa belki her ikisi de asla bilemeyecek.

İnci Gibi Dişler ve Güzelliğe Dair romanlarıyla tanıdığımız bol ödüllü yazar Zadie Smith’in olgunluk dönemi eseri Dans Zamanı, Elena Ferrante’nin Napoli Romanları’nı hatırlatan bir “arkadaşlık buildungsromanı”. Londra kenar mahallelerinin kendine özgü seslerinden Batı Afrika’nın bambaşka bir ritmi olan sokaklarına uzanan roman; kökler, dostluk, müzik ve dans üzerine, kendisi de bir dansı andıran capcanlı bir hikâye anlatıyor.

“Çocukların arkadaşlığının acımasızlığını ve kırılganlığını anlatmaktaki becerisiyle Smith, Elena Ferrrante’yi hatırlatıyor.”
Boston Globe

“Smith yalnızca bir dostluğu değil, çılgın, adaletsiz dünyamızı da ustalıkla tasvir ediyor.”
New York Magazine

“Yazarın içten sesi romanın karmaşık yapısını ve yoğunluğunu hafifletiyor. Her sahnesi, her cümlesi kaydadeğer.”
Time Magazine

dans zamanı
dans zamanı

O Yıldızın Altında

Yazar: Jojo Moyes
Çevirmen: Seyhan Dönmez
Yayınevi: DEX
Sayfa Sayısı: 468

Düşünün… Fazlasıyla boğucu bir aile yaşantınız var ve karşınıza ansızın yakışıklı Amerikalı bir adam çıkıyor.

E tabii siz de hemen evlenip heyecan içinde, hiç görmediğiniz bir kıtaya yelken açıyorsunuz. Fakat dünyanın bir ucundaki bu kasaba hayli küçük, kocanız sıkıcı ve tutucu; dindar kayınpederiniz hep sizinle yaşayacak hatta ölmüş kayınvalideniz ruhu ve eşyalarıyla hayatınızdan çıkmayacak… Ve tüm bunların kıskacında yaşarken, biri çıkıp yöneticilerin desteklediği bir projeden bahsediyor, “Atlı Kütüphaneci” olmaktan… Yani dört beş kadın heybelere kitapları dolduracak ve dağ tepe dolaşıp kitap dağıtacak. Siz olsanız, ne yapardınız? Kim der ki, tek amacı sıkıntısını atmaya çalışan bir kadının hem özgürlüğü hem arkadaşlığı hem aşkı böyle bulacağını…

Senden Önce Ben efsanesinin yazarından yine klasik olacak, en az “Lou Clark” kadar ilham verici beş olağanüstü kadının ve yaptıkları yolcuğun nefes kesici, umut verici ve dokunaklı hikâyesi.

1930’ların Amerika’sında gerçekten yaşanmış bir olaya dayanan O Yıldızın Altında adalet ve sadakatin tutkuyla dansı.

o yıldızın altında
o yıldızın altında

Hayata Röveşata Çeken Adam

Yazar: Fredrick Backman
Çevirmen: Barış Sever
Yayınevi: Pegasus
Sayfa Sayısı: 328

Sevgi tuhaf bir şeydir. İnsanı hep ansızın yakalar…

Elli dokuz yaşındaki Ove düzeni çok seven bir adamdır. Ona göre her şey sistemli olmalıdır, hayat bile. Ancak sokağına iki küçük çocuğu olan tuhaf bir aile taşınınca işler fazlasıyla sıradışı bir hal alacaktır.

Çocukken kapısının önünde oynadığınız için “Gidin öte mahallede oynayın!” ya da “Gelirsem o topunuzu keserim!” diye bağıran ama sırf üst kattaki evinize çıkmamak için bir bardak su istediğinizde, hasta olmayın diye suyu ılıtıp veren teyzeleri hatırlatacak bu kitap size. Bisikletle yanından fazla hızlı geçtiniz diye arkanızdan bastonunu fırlatan ama saçlarını ince dişli tarakla tarayıp, cebinden bayram çikolatasını eksik etmeyen muşmula suratlı amcaları getirecek aklınıza.

Ve işte böylece hiç tanışmadığınız ama çok iyi tanıdığınız Ove’ye özlem duyacaksınız. Bir şekilde hayatınıza girmiş tüm güzel insanlara duyduğunuz gibi…

“Sevginin, nezaketin ve mutluluğun en umulmadık yerlerde bulunduğuna dair insana yaşam enerjisi veren, inceliklerle dolu bir kitap.”
Sunday Express

“Harika bir kitap! Güleceksiniz, ağlayacaksınız ve huysuz insanlara artık başka bir gözle bakmaya başlayacaksınız. Hatta Ove’nin mahallesine bile taşınmayı isteyebilirsiniz.”
People

“Hangi milletten olursa olsun herkesin hissettiği endişeleri konu alan güzel bir roman. Şiddet yok, her cümlesi çok naif. Acı tatlı bir hikâye, esprili bir anlatım… Yer yer gözyaşlarınıza hâkim olamayacaksınız. Bana bir kez okumak yetmedi, doya doya iki kez okudum.”
BookBrowse.com

hayata röveşata çeken adam
hayata röveşata çeken adam

Hala Zamanımız Varken

Yazar: Josie Silver
Çevirmen: Tuba Özkat
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Sayfa Sayısı: 400

İki kişi. On fırsat. Unutulmaz bir aşk hikâyesi.

Laurie, ilk görüşte aşkın sadece filmlerde olduğuna emindi. Ancak karlı bir aralık akşamı, otobüsün buğulu camları ardından genç bir adam gördü. Göz göze geldiler, Laurie’nin kalbi duracak gibi oldu ve… otobüs yoluna devam etti.

Laurie birbirlerini tekrar bulacaklarından emin bir şekilde bir sene boyunca, şehirdeki her otobüs durağında ve kafede onu aradı ama bulamadı. Daha doğrusu, doğru zamanda bulamayacaktı. En yakın arkadaşı Sarah ise onu, uzun süredir anlatıp durduğu erkek arkadaşı ile tanıştıracaktı nihayet. Bu Jack’ti, otobüs durağındaki genç adam.

“Josie Silver yazım tarzıyla içinizi öyle bir ısıtıyor ki, romanın karakterleri siz daha farkına bile varamadan kalbinizde yer ediyor. Hâlâ Zamanımız Varken, sırlar ve aldatmacalarla dolu ve bir gerilim romanı gibi sürükleyici.”
Jill Santopolo

“Sürükleyici, içinizi ısıtan bir hikâye… Gerçek aşka inansanız da inanmasanız da bu ilk romandan zevk alacağınız kesin.”
Kirkus Reviews

“Bir aşk girdabına kapılmaya hazır olun. Bu roman beni tamamen büyüsü altına aldı.”
Reese Witherspoon

hala zamanımız varken
hala zamanımız varken

Bugün Tekrar Soracak Olsan

Yazar: Mary Beth Keane
Çevirmen: Su Akaydın
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Sayfa Sayısı: 424

New York Polis Teşkilatı’nda ortak çalışan Francis Gleeson ile Brian Stanhope bitişik evlere taşınır. Kapalı kapılar ardında yaşananlar zaman içinde yavaş yavaş büyük bir felaketin fitilini ateşler.

Ailelerin giderek daha da yakınlaşan çocukları Kate ile Peter, herkesin hayatını kökten sarsan o gece ayrı düşse de, aralarında ne kadar sağlam bir bağ olduğunu anlamaları onca engele rağmen uzun sürmez. Fakat ilişkileri uzun yıllar boyunca mazinin yaralarıyla sınanacaktır.

Zamanla mazur görülen hainler, kusurları anlaşılan masumlar: Çocukluk anılarına zamanla ne kadar farklı bakıldığını vurgulayan Bugün Tekrar Soracak Olsan cömert, zarif ve umut dolu bir hikâye.

“Aile, travmalar ve insan hayatının dönüm noktaları hakkında güçlü, dokunaklı bir roman. Mery Beth Keane olağanüstü derinlikte, hisleri kuvvetli ve zeki bir yazar.”
Meg Wolitzer

“Mary Beth Keane, Joan Didion’ın detaylara titizlikle bakışıyla Alice McDermott’ın duygusal ağırlığını birleştiriyor. İlk aşk acısından tutun da en yakınlarımızın bile kusurlu olduklarını, insan olduklarını fark edişimize kadar, Bugün Tekrar Soracak Olsan affedicilik hakkında dokunaklı bir manifesto. Hem yürek burkan hem de umut veren, dürüst bir hikâye.”
Brandan Matthews, The World of Tomorrow’un yazarı

“Mary Beth Keane, biriyle hayatımızı birleştirmeyi seçerken yaptığımız fedakârlıklar hakkındaki bu romanıyla işinde zirveye çıkmış. Bugün Tekrar Soracak Olsan mutluluğun kırılganlığı, günlük yaşamın ardında pusuya yatan şiddet ve nihayetinde de aşkın gücünü anlatan bir hikâye. Eğer siz de birini mantığa meydan okurcasına sevdiyseniz, bu bilgece, hassas, harikulade kitaba bayılacaksınız.”
Eleanor Henderson, Ten Thousand Saints’in yazarı

bugün tekrar soracak olsan
bugün tekrar soracak olsan

Kız Kadın Öteki

Yazar: Bernardine Evaristo
Çevirmen: Ebru Kılıç
Yayınevi: Doğan Kitap
Sayfa Sayısı: 484

Bildiğimiz dünyanın bilmediğimiz tarihi

Çoğunluğu siyah kadınlardan oluşan on iki karakterin, aşk, erkekler, kadınlar, feminizm, cinsiyet, göçmenlik, ırk ayrımı, sınıf, kültürel çatışma, çok kültürlülük etrafında şekillenen ve kuşaklar boyunca birbirine bağlanan hikâyeleri. Lezbiyen tiyatrocu Amma, Barbados’tan İngiltere’ye göç eden “mutsuz gelin” Winsome, ne kadın-ne erkek Morgan, kendisini Siyahların eğitimine adamış idealist Shirley…

Evaristo, topraklarında güneş batmayan ülkenin tarihine siyah, kadın, yoksul, trans evreninden bakarken, hiç terk etmediği ironik diliyle Londra sokaklarını şenlendiren kimlikler karnavalını bütün coşkusu, neşesi, kakofonisi ve absürtlüğüyle yansıtıyor. Karnaval bitip sokaklar boşalınca Evaristo’nun bizim için havaya asılı bıraktığı soru kalıyor geriye: Olduğunu sandığı şey midir insan?

2019’da Booker Ödülü’nü kucaklayan Evaristo’dan, çağdaş dünyayı olağanüstü bir üslupla anlatan şenlikli bir roman.

“Dibine kadar mücadele ve inat dolu; ırkçılık, taciz, şiddet, yoksulluk, ayrımcılık kadar güçlü irade, kadın dayanışması, kız kardeşlik duygusu ve aşkın her türlüsünü de içeren hem heybetli hem naif bir roman ‘Kız Kadın, Öteki’… Bernardine Evaristo 12 siyah İngiliz kadının birbirinin içine geçen öyküsünü anlattığı romanla 2019’da Booker Ödülü’nü kazandı ve ödülü alan ilk siyah kadın olarak tarihe geçti.”
Bahar Çuhadar

kız kadın öteki
kız kadın öteki

Ev Arkadaşı

Yazar: Beth O’Leary
Çevirmen: Seyhan Alparslan
Yayınevi: DEX
Sayfa Sayısı: 452

Aşkı aramak ve en beklenmedik yerde bulmak üzerine…

Tiffy ve Leon bir evi paylaşıyor fakat hiç karşılaşmıyorlar. Kötü bir ayrılığın ardından Tiffy kendine bir ev arıyor ve içine düştüğü çaresizlik onu daha önce aklına gelmeyen bir çözüme götürüyor. Böylece gece vardiyasında çalışan Leon’la ev arkadaşlığına başlıyor. Tiffy geceleri, Leon ise gündüzleri evi kullanıyor, yani hiç karşılaşmıyorlar. Derken notlar başlıyor ve arkadaş oluveriyorlar. Ev arkadaşınıza âşık olmak berbat bir fikir olabilir. Özellikle de henüz tanışmadıysanız.

“Baştan sona bir zevk… Klasik romantik komedi hayranları için mükemmel, sıcak ve büyüleyici bir aşk hikâyesi.”
Kirkus

“Yeni Jojo Moyes… Senden Önce Ben’in sahip olduğu her şey var…Ciddi komik.”
Cosmopolitan

ev arkadaşı
ev arkadaşı

Bir Amerikan Evliliği

Yazar: Tayari Jones
Çevirmen: Hülya Key
Yayınevi: Eksik Parça
Sayfa Sayısı: 336

2019 Women’s Prize for Fiction ve 2019 Aspen Words Literary Prize ödüllerini kazanan ve 2020 International

“Ten rengi” denilen rengi herkes bilir değil mi? Eğer dünyaya siyahî olarak gelmiş olsaydınız bu rengin adının doğru konduğunu düşünür müydünüz?

Sinemada patlamış mısır yiyerek film izlemek gayet keyifli ve sıradan bir şeydir. Ancak, siyahî bir gencin bu keyifli ve sıradan şeyi yapabilmesi için atalarından kaç kişinin ölmesi gerekmiştir, bilir misiniz?

Köleliğin 1865’te kaldırılmış olmasına rağmen ABD’de yaklaşık 150 yıldır devam eden ırkçılığın, yollarının başındaki üç gencin hayatlarını altüst ettiği, sürükleyici, sorgulayıcı ve okurken öfke duyacağınız, neşeleneceğiniz ve hayret içinde kalacağınız bir aşkın, bir evliliğin ve bir birlikteliğin hikâyesinin kitabını tutmaktasınız elinizde. Haydi, başlayın!

“Bir Amerikan Evliliği, bir adaletsizliğin Güney’deki siyahî bir çiftin hayatını nasıl yeniden şekillendirdiğini anlatan derin bir dokunuş.”
Bill Gates

“Genç bir Afro-Amerikan çiftin yanlış bir hükümden nasıl etkilendiklerini anlatan duygu dolu bir portre.”
Barack Obama

bir amerikan evliliği
bir amerikan evliliği

Kış Yaza Kavuşunca

Yazar: Emily Henry
Çevirmen: Vedia Akdeniz
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Sayfa Sayısı: 352

İki kırık kalbin sevgiyi yeniden kucaklama hikâyesi…

Aşk romanı yazarı January Andrews ve edebi kurgu yazarı Augustus Everett…

Tamamen zıt iki karakter.

Tek ortak özellikleri, yazarlık hayatlarında kendilerini kapana kısılmış hissetmeleri ve sahil kenarında kısa süre yaşadıkları göl evidir. Hayatının muhteşem olduğunu düşündüğü bir dönemde tüm bildiklerinin bir yalandan ibaret olduğunu öğrenen January, babasının sırlarını barındıran bu göl evinin sakladıklarıyla yüzleşirken, Augustus da geçmişe dair tüm kapıları kapatmaya çalışmaktadır.

Ta ki puslu bir akşam yolları kesişene dek… Hayatın getirdiği zorlukların üstesinden gelmeye çalışırken roman yazma konusunda da birbirlerine yardım etmeye karar verirler. Ancak bir farkla… January edebi bir roman kaleme alırken, gerçek aşkın ancak kitaplarda olduğuna inanan Augustus hayatında ilk defa mutlu sonla biten bir hikâye yazacaktır. Tek şartları ise birbirlerine âşık olmamaktır. Peki, aşk kural tanır mı?

“Muhteşem bir kitap, bayıldım! Kış Yaza Kavuşunca içime çektiğim bir nefes gibiydi. January’ye içim gitti, Gus ise tam ölünesi… Ateşli, akıllıca ve incelikli bir romantizm. Beni tamamen içine aldı!”
Josie Silver

“Size yeniden âşık olmayı öğreten; ihanet, hüzün ve hayal kırıklıklarıyla dolu, yüreklere dokunan bir aşk romanı. Gus ve January’nin macerasına bayıldım.”
Jasmine Gillory

“Romantik ve dokunaklı hikâyesiyle Kış Yaza Kavuşunca, incelikli şakalar içeren ve sizi içine hapseden bir metin. Edebiyatseverler için rekabet dolu bir macera, yaratıcı tartışmalar, aile sırları ve tepetaklak içine düşeceğiniz bir aşk öyküsü vaat ediyor. Emily Henry’nin Kış Yaza Kavuşunca romanı her daim okunacak nitelikte.”
Christina Lauren

kış yaza kavuşunca
kış yaza kavuşunca

Ufak Yangınlar

Yazar: Celeste Ng
Çevirmen: Su Akaydın
Yayınevi: Yabancı
Sayfa Sayısı: 328

“Shaker Heights’taki herkes o yaz bunu konuşuyordu: Richardsonların en küçük çocuğu Isabelle, sonunda kafayı yemiş ve evi yakmıştı.”

Shaker Heights’ta yollardan, evlerin rengine kadar her şey en ince detayına kadar planlıydı. Kimse de bu ruhu, kurallara uymayı ilke edinmiş Elena Richardson’dan daha iyi yansıtamazdı.

Kızı Pearl’ü kendi başına büyüten Mia Warren sanatçıydı ve Shaker Heights’a yeni taşınmışlardı. Kısa süre içinde Richardsonların dört çocuğu da güvenli ve düzenli hayatlarından kopacak, hayatlarını ve kendilerini sorgulamaya başlayacaklardı.

Ancak hem Shaker Heights’ı bölen hem de Mia ile Bayan Richardson’ı iki farklı cephe almaya zorlayan bir dava patlak verince Bayan Richardson, Mia’nın geçmişini gün yüzüne çıkarmaya karar verecek, bunu takıntısı haline getirecek ve kendi ailesi ile Mia’nınkini parçalama tehlikesiyle karşı karşıya gelecekti.

“Ufak Yangınlar’ı tek solukta okudum.”
Judi Picoult

“Sıradışı… Ufak Yangınlar gibi kitaplarla sık sık karşılaşmıyoruz.”
John Green

“Zekice, komik ve şefkatli. İnanılmaz bir roman.”
Paula Hawkins

 
ufak yangınlar
ufak yangınlar

Ormanın Yıldızlarla Buluştuğu Yer

Yazar: Glendy Vanderah
Çevirmen: Nadire Şahika Bedirbeyoğlu
Yayınevi: Peta
Sayfa Sayısı: 264

Nereden Geldiği Bir Gizem,
Neden Burada Olduğu İse Bir Mucize.

Annesinin ölümüyle ve göğüs kanseriyle verdiği savaşın ardından, Joanne Teale, son zamanlarda yaşadığı zorlukların onu yıldırmadığını kanıtlamak için Illinois’nin kırsal bölgesindeki yuvacı kuşlar hakkında sürdürdüğü doktora araştırmasına geri döner. Sadece kendi işiyle ilgilenen Jo’nun rutini, evinin önünde esrarengiz bir çocuğun belirmesiyle altüst olur. Kendisini Ursa olarak tanıtan bu kız, beş adet mucizeye tanık olmak üzere yıldızlardan gönderildiğini iddia eder.
Jo, büyüleyici çocuğun gizemini çözmek için tek başına yaşamayı seven komşusu Gabriel Nash’in yardımına başvurur. Üçü arasında muhteşem bir bağ oluşmasına rağmen, Jo, Gabriel ve Ursa önlerinde verilmesi zor kararlarınolduğunun farkındadır. Yaz mevsimi sona ererken ve Ursa beşinci mucizesine ulaşmak üzereyken, geçmişine dair acı verici sırlar açığa çıkar ve kaderleri artık yıldızların eline kalır.

ormanın yıldızlarla buluştuğu yer
ormanın yıldızlarla buluştuğu yer

Kız Kardeşim Seri Katil

Yazar: Oyinkan Braithwaite
Çevirmen: Betül Şenkal
Yayınevi: Mundi
Sayfa Sayısı: 224

Bir akşam yemeği sırasında kız kardeşinizden gelen imdat çağrısına nasıl karşılık verirsiniz? Korede’nin listesi bellidir: çamaşır suyu, lastik eldivenler, çelik gibi sinirler ve dayanıklı bir mide. Bu ölümcül kız kardeş Ayoola’nın “meşru müdafaa” adına işini bitirdiği üçüncü erkek arkadaş, ablasının maharetli ellerine terk ettiği üçüncü cesettir. Korede’nin polise gitmesi herkesin hayrına olacaktır belki ama ne demişler, kol kırılır yen içinde kalır. Ta ki Korede’nin hemşire olarak çalıştığı hastanedeki doktoru baştan çıkarana kadar…

“Bomba gibi bir kitap, keskin, patlayıcı, komik.”
The New York Times

“İnsanı kahkaha atmak, ağlamaya başlamak ve ataerkil düzene derhal başkaldırmak arasında kararsız bırakıyor.”
Vogue

“Braithwaite bu heyecan verici ilk romanında şiddet, sadakat ve ailenin karanlık ama komik bir incelemesine girişirken kız kardeşlik bağlarının gücünü de sorguluyor.”
Time

kız kardeşim seri katil
kız kardeşim seri katil

Kya’nın Şarkı Söylediği Yer

Yazar: Delia Owens
Çevirmen: Filiz Çiçek
Yayınevi: Salon Yayınları
Sayfa Sayısı: 431

Kalbini Ne Kadar Koruyabilirsin?

Yıllar boyunca, Kuzey Carolina kıyısında sessiz bir kasaba olan Barkley Cove’da Bataklık Kızı ile ilgili söylentiler dolaşmaktadır. O yüzden 1969’un sonlarında, yakışıklı Chase Andrews ölü bulunduğunda kasaba halkı, hemen Bataklık Kızı dedikleri Kya Clark’tan şüphelenir.

Ancak Kya onların anlattıkları gibi biri değildir. Hassas ve zeki olan Kya yıllardır, evi olan bataklıkta martılarla arkadaş olmuş, kumdan dersler alarak tek başına hayatta kalmıştır. Yıllar sonra Kya’nın, dokunulmak ve sevilmek istediği dönem gelir. Kya’nın vahşi güzelliği, kasabadan iki genç adamın ilgisini çekince Kya, kendini yeni bir hayata açar, ta ki akla gelmeyecek bir şey olana kadar.

Barbara Kingslover ve Karen Russell hayranları için mükemmel bir roman olan Kya’nın Şarkı Söylediği Yer, aynı anda hem doğal dünyaya nefis bir övgü hem buruk bir büyüme çağı hikâyesi hem de muhtemel bir cinayetin şaşırtıcı hikâyesi. Owens bize, bir zamanlar olduğumuz çocuğun, bizi sonsuza dek şekillendirdiğini ve hepimizin, doğanın, güzel ve vahşi sırlarına tabi olduğumuzu hatırlatıyor.

“Owens bu kitapta, Kuzey Carolina sahilinin ıssız bataklık arazilerini, terk edilmiş bir çocuğun gözleriyle inceliyor. Ve kendi izolasyonunun içerisinde bu çocuk, gözlerimizi, onun özel dünyasının gizli harikalarına -ve tehlikelerine- açmamızı sağlıyor.”
The New York Times Book Review

“Barbara Kingsolver’i hatırlatıyor.”
Entertainment Weekly

“Kya’nın, insan ilişkilerine güvenmeyi öğrenmesinin acıklı hikâyesi, acımasız gerçekleri ortaya çıkaran sürükleyici bir cinayet gizemiyle birleştirilmiş. Hayret verici bir başlangıç.”
People Magazine

İlginizi Çekebilir: “Kya’nın Şarkı Söylediği Yer” Hayranlarına Okuma Önerileri

daisy jones ve the six hayranlarına 23 kitap önerisi 1 – kyanin sarki soyledigi yer scaled
daisy jones ve the six hayranlarına 23 kitap önerisi 25

Nickel Çocukları

Yazar: Colson Whitehead
Çevirmen: Begüm Kovulmaz
Yayınevi: Siren Yayınları
Sayfa Sayısı: 216

Nickel Çocukları, büyük düzensizliklerle damgalanmış bir çağda büyüyen Elwood Curtis’in izini sürüyor ve onun, idealizmle dolu düşlerinden acımasız hakikatlere uyanışını izliyor. Yakın geçmişe ayna tutan bu sürprizli roman, Yeraltı Demiryolu’nun koyduğu noktanın ardından yeni bir sayfa açıyor ve Pulitzer ödüllü Colson Whitehead’i gündeş edebiyatın en kayda değer isimleri arasına taşıyor.

Colson Whitehead, Amerikan rüyasını sorgulamayı sürdüren Nickel Çocukları’nda herkese eşit şartlar sunmayan zalim bir dünyada sağ kalmanın bedelini ortaya koyuyor.

“Whitehead geçmişte korku ve kıyamet romanları yazmıştı ama burada anlattığı gerçek öyküler, onlardan daha dehşetli.”
New York Times

“Nickel Çocukları, ustalığa erişmiş yazarın maharetini sergiliyor ve ele aldığı her konunun altından kalkabileceğini gösteriyor. Colson Whitehead, Amerika’nın en iyi romancılarından biri olarak kendini kanıtlıyor.”
Wall Street Journal

İlginizi Çekebilir: “Nickel Çocukları” Kitap Hayranlarına Okuma Önerileri

nickel çocukları
nickel çocukları

Sudaki İzler

Yazar: Catherine Steadman
Çevirmen: Cihat Taşçıoğlu
Yayınevi: Nemesis Kitap
Sayfa Sayısı: 432

Düşlediğiniz hayat,
bir kâbusa dönüşürse ne yaparsınız?

Birbirlerini tutkuyla seven Erin ve Mark’ın kusursuz yaşamları, balayı cenneti Bora Bora’nın berrak sularında gerçekleştirdikleri bir dalışla tamamen değişir. Suda buldukları bir şey, onları tehlikeli bir seçim yapmak zorunda bırakır: Ya buldukları şeyi bir sır olarak kendilerine saklayacaklar ya da herkese açıklayacaklardır. Ancak bunu yapmak göründüğü kadar kolay olmaz ve Erin ile Mark’ın, hayatlarını temelden sarsacak bir olaylar zinciriyle başa çıkmaları gerekir…

“Kesinlikle elinizden bırakamayacağınız bir kitap.”
New York Times

“Çağımızı yansıtan heyecan dolu bir roman. Catherine Steadman, kalemiyle okuru tatmin eden taze bir yazar. Hayal gücünün onu bir sonraki adımda nereye götüreceğini
görmek için sabırsızlanıyorum.”
Louise Candlish

sudaki i̇zler
sudaki i̇zler

Budala

Yazar: Elif Batuman
Çevirmen: Hande Dönmez
Yayınevi: İletişim Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 403

Üzerine yazmak istediğim atmosfer, birkaç yıl önce annemle gittiğimiz Meksika seyahatinde ortaya çıkmıştı. Bizi havaalanına götürmek için kiralanmış olan otobüsle ilgili bir karışıklık olmuştu ve otobüs bizi tuhaf bir otelin pembe karolu avlusuna bırakmıştı. Hoparlörlerden Albinoni’nin Adagio’su duyuluyor ve üzerimize bir şeyler yağıyordu, havaya baktığımızda kül olduğunu anlamıştık. Elif Batuman’ın Budala’sı ergenlik ile yetişkinlik, aşk ile cinsellik ve konuşmak ile yazmak arasında duran bir güneş saati adeta; gölgenin ne yana düşeceği ise muazzam bir muamma.

Harvard’daki ilk senesinde genç bir kadın, adı Selin, aylak aylak dolaşıyor kampüste. İlk kez gördüğü e-posta, içemediği birkaç şişe bira, klasik edebiyatıyla Rusça, arkadaşları Ivan ve Svetlana… Nasıl duruyor hepsi bir arada? Selin binbir kültür arasında dolaşıp farklılıkları ve aynılıkları, saçmalıkları ve akla yatkınlıkları anlatıyor. İmgelerle dolu masalsı diliyle, derin bir duygusallıkla, entelektüel mizahıyla…

Anı ile kurmacanın arasına gerilmiş ince bir ip Budala ve Elif Batuman bu ipin üzerinde ustalıkla yürüyor.

budala
budala

Sahte Balayı

Yazar: Christina Lauren
Çevirmen: Bilgesu Yaprak
Yayınevi: Yabancı
Sayfa Sayısı: 312

“Mutlaka Okunmalı” Seçkisi
Today, Us Weekly, Bustle, BuzzFeed, Goodreads, Entertainment Weekly, Publishers Weekly, Southern Living, Book Riot, Woman’s Day ve Toronto Star

İki düşman kendilerini romantik bir balayında bulunca her şey olabilir – aşk bile…

Olive Torres ikizlerin şanssız olanıydı. Kardeşi Ami ise daima kazanırdı ve hatta hayallerinin erkeğiyle evleneceği düğününü, gelinliğini, balayını bile bedavaya getirmeyi başarmıştı. Evini ve işini kaybedip dibe vurmuş Olive ise tüm düğünü sağdıç (ve en büyük düşmanı) Ethan Thomas’la geçirmek zorundaydı.

Fakat düğündeki herkes –Olive ve Ethan hariç– korkunç bir gıda zehirlenmesi yüzünden hastanelik olunca Hawaii’de her şey dahil (bedava) balayı tatilini kaçırmamak için ateşkes imzaladılar. On gün boyunca birbirlerini olabildiği kadar az görmeye kararlılardı ama Olive her zamanki şanssızlığıyla müstakbel patronuyla karşılaşınca tüm planları altüst oldu.

Yeni evli numarası yapmak onları fazlasıyla yakınlaştıracak ve düşmanlıklarının ardındaki nedenler birer birer ortaya çıkacaktı.

“Kahkaha atmadan duramayacaksınız. Tam da Sally Thorne hayranlarına göre.”
Booklist

“Kaçırılmaması gereken sıcak bir yaz hikâyesi.”
Library Journal (starred review)

“Romantik komedilerin vazgeçilmez konuları –nefretten doğan aşk, evlilik numarası, hatta boy farkı– muhteşem bir şekilde harmanlanmış ve ortaya her kelimesine bayılacağınız bir roman çıkmış.”
Publishers Weekly (starred review)

sahte balayı
sahte balayı

Dokuz Kusursuz Yabancı

Yazar: Liane Moriarty
Çevirmen: Özlem Yüksel
Yayınevi: Hep Kitap
Sayfa Sayısı: 428

Sükûn Evi’nde on günlük inziva, dokuz yabancının hayatını değiştirmeyi vaat ediyor, ancak hayal ettikleri şekilde değil…

Dokuz stresli şehir sakini, hem zihinsel engellerini aşmaya hem de sıcak taş masajlarının tadını çıkarırken meditatif ambiyansı yaşamaya oldukça hevesli. Bazıları sadece kilo vermek için buradalar, bazıları hayata yeniden başlamak için; bazıları kayıplarının yasını tutmak, bazıları ise geçmişin ihtişamının bugüne bir faydasının olmadığını anladıkları için.

Sükûn Evi’nin kurucusu ve baş şifacısı Maşa ise misafirlerinin yorgun bedenlerini ve zihinlerini dönüştürme görevini, üç yardımcısıyla beraber üstlenen karizmatik bir kadın. Dokuz kusursuz yabancının, Avustralya’nın ücra bir köşesindeki Sükûn Evi’nde nelerle karşılaşacakları hakkında henüz hiçbir fikri yok. Değişim her zaman kolay olmayabilir.

Liane Moriarty, zekâsı ve insan davranışına dair koşulsuz şefkatini sayfaları hızla çevireceğiniz bir kurguyla birleştiriyor. Birbirinden oldukça farklı kişiliklere sahip insanlar arasında kurulabilecek bağın derinliğini hem ustaca hem de eğlenceli bir dille aktarıyor.

dokuz kusursuz yabancı
dokuz kusursuz yabancı

Arkadaşlarla Sohbetler

Yazar: Sally Rooney
Çevirmen: Pınar Umman
Yayınevi: Monokl
Sayfa Sayısı: 272

Merhaba Frances. Sana kızgın değilim, bunu bilmeni istiyorum. Sana yazıyorum çünkü bu konuda aynı fikirde olmamızın önemli olduğunu düşünüyorum. Nick benden ayrılmak istemiyor & ben de ondan ayrılmak istemiyorum. Birlikte yaşamaya & evli olmaya devam edeceğiz. Bunu e-postada yazıyorum çünkü Nick’in sana bu konuda doğruları söylediğine güvenemiyorum. Zayıf bir kişiliği var & dürtüsel olarak insanlara duymak istediklerini söylüyor. Kısacası eğer kocamla, onun bir gün senin kocan olacağına gizliden gizliye inandığın için birlikte oluyorsan, büyük bir hata yapıyorsun.

Beni boşamayacak & zaten boşayacak olsaydı bile asla seninle evlenmezdi. Aynı şekilde onunla, onun sevgisinin, senin iyi biri, hatta akıllı ya da çekici biri olduğunu kanıtladığı için birlikte oluyorsan, Nick’in özellikle güzel ya da ahlaki açıdan değerli insanlara ilgi duymadığını bilmelisin. Nick onun bütün kararlarının tam sorumluluğunu alan partnerlerden hoşlanır, hepsi bu.

“Yazarın ilk kitabı olduğuna inanasınızın hiç gelmediği ilk kitaplara bayılıyorum… Arkadaşlarla Sohbetler ince ruhlu, hazır cevap ve merak uyandırıcı bir üniversite öğrencisinin kendisinden epey yaşlı ve evli bir adamla sancılı ilişkisini anlatıyor.”
Zadie Smith

“Snapchat neslinin Salinger’i.”
Guardian

arkadaşlarla sohbetler
arkadaşlarla sohbetler

E-Bülten Abonesi Olun

En yeni içeriklerimizden ilk sizin haberiniz olsun!

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Gizlilik politikamızda daha fazlasını okuyun.
Lütfen spam klasörünü kontrol edip güvenli olarak işaretleyin.

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

Yazar Hakkında

2017 yılının Aralık ayında kurulan ve farkındalık yaratmak amacıyla gönüllülerin oluşturduğu bir topluluk.

Yorumunuzu Bekliyoruz