Anlatmaya nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Öyle güzel bir şekilde anlatmalıyım ki, bu kitabın okunmasını sağlamalıyım. Sanırım hak ettiği değeri görememiş bir kitap. Ama fazlasıyla değer verilmesi gereken bir kurgu “Kibritleri Çok Seven Küçük Kız”
Kitabın içeriğini ana karakterimizin yazdıklarıyla öğreniyoruz. Öyle güzel bir şekilde öğreniyoruz ki, anlatıcının yaptığı kelime hatalarını bile görmezden geliyoruz. Bizi rahatsız etmiyor. Çünkü o küçük bir çocuk. Çünkü o şekilde öğrenmiş. Kullandıkları dil kendilerine özgü. Hikayeyi anlatıcının diliyle öğreniyoruz. Farklı olan kelimeyi yazar o kadar güzel bir şekilde tasvir etmiş ki kelime yabancı olsa bile bize anlatılması gerekeni zorlanmadan anlayabiliyoruz.
Hikayemiz babanın ölümüyle başlıyor. Kendimizi birden sudan çıkmış balık gibi görüyoruz. Çünkü okudukça kitaba ismini veren kızı arıyoruz. Ama hikaye ilerledikçe kızı öyle şaşırtıcı bir şekilde karşımızda görüyoruz ki, şok geçiriyor ve hikayeye başladığımızdaki soru işareti sihirli bir şekilde çözülüyor.
Bu çözülmeyle hikayemiz daha da derin bir anlam kazanıyor. Bu kazanılan anlamdan sonra ailenin yaşayış biçimini, babalarının etkisini, dış dünyayı tanımalarını, dillerini, kısacası her şeyi daha iyi öğreniyoruz. Daha doğrusu, öğrendiğimizin farkına varıyoruz. O sihirli dokunuş, kitabın çözümlenmesine yardımcı oluyor.
Gaetan Soucy, öyle güzel kurgulamış ki “Kibritleri Çok Seven Küçük Kız”ı şaşırmamak, alkışlamamak elde değil. Kitabın başından sonuna dek her şeyi tek tek, en ince ayrıntısına kadar acele etmeden anlatıyor bize. Kitabın sonuna geldiğimizdeyse aklımızda tek bir soru işareti kalmıyor. Ailenin tüm sırlarını öğrenmiş oluyoruz.
Toplumdan uzak yaşamak insanın hayatında nelere mal olabilir? Büyük bir yıkım mıdır?
Babanın iki oğlu, Adil ceza, aile trajedisi…
Çok dokunaklı bir hikayeydi. İyi ki okumuşum dediğim kitaplardan biriydi. Kitabı seçerken almama yardımcı olan yorumlar (kitapyurdu.com’daki yorumlar) için de teşekkür ediyorum.
Okumanızı önerdiğimiz kitaplar arasında yer alıyor “Kibritleri Çok Seven Küçük Kız”
İyi okumalar dileriz.
“Sevmediğim şeylerin bana saldırmasına kolay kolay izin vermem. Onlara sırtımı dönerim.”
“Varlıkları tanıdığınızı sanıyorsunuz ama onların kullanma tarihinin ne zaman dolacağını bile bilmiyorsunuz.”
“Kontrolümüz dışında olan ve daha yeni söylenmiş bir şeyin tekrarlanmasını gerektiren durumlar vardır, kelimelerden özür diliyorum.”
